İletişimde sözsüz parametrelerden biri olarak da bilinen gülümseme en önemli yüz ifadelerindendir. Ayrıca, gülümseme güvenin de simgesidir gülen insanların daha güvenilir hissettirdiği araştırmalar sonucu ortaya konulmuştur. Çekici bir gülüş sosyal açıdan daha itibarlı ve daha ilgi çekici gözükmektedir.
Gülüş tasarımında ana amaç hastaların ihtiyaçlarını, yüzlerindeki karakteristik yapıları anlayıp onlara uygun bir gülüş tasarlamaktır. Standart bir gülüşü her hastaya uygulamaya çalışmak çok basitçedir. Her bireyin farklı bir karakteristiği farklı bir tipik yapısı farklı bir formu ve farklı bir yüz şekli vardır ayrıca, yapılan gülüş tasarımı ile de hastanın fonksiyonel ve biyolojik yapısı da incelenmektedir sadece estetik yönden değil fonksiyon yönünden de değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bu işlemler yapılırken, bilim ve teknolojinin ışığında en son çıkan yöntemlerle minimal invaziv dediğimiz hastaya en az zarar verecek şekilde uygulanmalıdır.
Gülüş estetiği eskiden sadece dişlerin ölçü, şekil ve formlarıyla sınırlıyken şimdi ise periodonsiyum dişler, fasiyal analiz, yüzdeki yumuşak dokularla olan ilişkiler, ağız çevresi dokular gibi bir çok komponent bir arada değerlendirilmektedir. Gülüş tasarımı yunanlı heykeltraş Phidias’tan bugüne gelen altın oran anlayışı gülüş tasarımına rehberlik etmektedir.